Yazılım lisanslaması ve açık kaynak bağlamında yazılım denetimi, bir kuruluşun yazılım varlıklarının, lisanslarının, kullanımının ve açık kaynak hüküm ve koşullarına uygunluğunun kapsamlı bir şekilde incelenmesi ve değerlendirilmesidir. Kurulu ve kullanılan tüm yazılımların uygun şekilde lisanslandığından, izin verildiğinden ve bakımının yapıldığından emin olarak, bir kuruluşun yazılım kullanımıyla ilişkili potansiyel yasal, mali ve operasyonel riskleri tanımlamayı amaçlar. Yazılım denetim süreci, kuruluşun telif haklarını ihlal etmekten, lisans sözleşmelerini ihlal etmekten ve ağır para cezalarına, cezalara veya itibar kaybına uğramaya karşı korunması açısından kritik öneme sahiptir.
Geliştiricilerin sıklıkla çeşitli açık kaynak bileşenleri ve kitaplıkları kullandığı göz önüne alındığında, doğru lisansların ve niteliklerin mevcut olduğundan emin olmak karmaşık bir görev olabilir. Sonuç olarak yazılım denetimleri, birleşme ve satın almalarda, yatırım kararlarında ve devam eden yazılım yönetimi uygulamalarında proaktif durum tespitinin önemli bir bileşeni haline geldi. Ayrıca yazılım denetimleri, satıcı veya müşteri risk değerlendirme sürecinin bir parçası olarak veya belirli mevzuat gerekliliklerini karşılamak amacıyla gerçekleştirilebilir.
Açık kaynak yazılım, yazılım geliştirmede yaygın hale geldi ve uygulamaların %95'e varan oranda açık kaynak bileşenleri içermesi sağlandı. Açık Kaynak Girişimi (OSI) gibi kuruluşlar, açık kaynak yazılımların çeşitli lisanslar altında kullanılmasına ve dağıtılmasına ilişkin şartlar ve koşulları şart koşmuştur. En yaygın kullanılan açık kaynak lisanslarından bazıları GNU Genel Kamu Lisansı (GPL), Apache Lisansı ve MIT Lisansıdır. Her lisansın özel gereksinimlerini anlamak ve bunlara uymak, kuruluşun lisans ihlallerini ve açık kaynak güvenlik açıklarını önlemesi açısından çok önemlidir.
Yazılım denetim süreci genellikle aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli aşamalardan oluşur:
- Yazılım Keşfi ve Envanteri: Bu adım, kuruluşun BT ortamında açık kaynak bileşenleri de dahil olmak üzere kurulu ve kullanılan tüm yazılımların tanımlanmasını ve belgelenmesini içerir. Yazılım varlık yönetimi (SAM) sistemleri, paket yöneticileri ve kod tarama yardımcı programları gibi araçlar, yazılım uygulamaları ve bağımlılıklarının kapsamlı bir envanterinin oluşturulmasına yardımcı olabilir.
- Lisans İncelemesi ve Değerlendirmesi: Tüm yazılım bileşenleri tanımlandıktan sonra, geçerli, güncel ve doğru bir şekilde kaydedilmiş olduklarından emin olmak için ilgili lisansları incelenmelidir. Bu aşama, keşfedilen yazılımın mevcut yazılım lisansları ve yetkileriyle karşılaştırılmasını, açık kaynak lisans koşullarının gözden geçirilmesini ve belirli lisanslarla ilişkili kısıtlamaların veya yükümlülüklerin incelenmesini içerebilir.
- Kullanım Analizi ve Uyumluluk: Bu aşama, yazılım kullanım kalıplarının değerlendirilmesini ve kuruluşun yazılım lisanslarında belirtilen gereksinimlere uymasının sağlanmasını içerir. Bu, kurulum, kullanıcı veya cihaz sayısının lisans sözleşmelerinde izin verilen sınırlar dahilinde olduğunun veya değiştirilen, birleştirilen veya dağıtılan açık kaynak koduna ilişkin sınırlamalara uyulduğunun doğrulanmasını içerebilir.
- Güvenlik Açığı ve Risk Değerlendirmesi: Yazılım denetim süreci aynı zamanda açık kaynak bileşenlerindeki bilinen güvenlik açıkları gibi yazılımla ilişkili potansiyel güvenlik risklerini de değerlendirmelidir. Yazılım Bileşimi Analizi (SCA) ve güvenlik açığı tarayıcıları gibi araçlar, kuruluş için risk oluşturabilecek güncelliğini kaybetmiş veya savunmasız bileşenlerin belirlenmesine yardımcı olabilir.
- Raporlama ve İyileştirme: Yazılım denetiminin son aşaması bulguların, önerilerin ve gerekli iyileştirme eylemlerinin belgelenmesini içerir. Bu, gelecekteki uyumluluk sorunlarını önlemek için yazılım lisanslarının güncellenmesini, ek yetkilerin satın alınmasını, uyumlu olmayan yazılımın değiştirilmesini veya geliştirme ve tedarik politikalarının revize edilmesini içerebilir.
AppMaster gibi bir platform, yazılım uygulamaları geliştirmek için etkili no-code bir çözüm sağlayarak kuruluşların yazılım denetim süreçlerini kolaylaştırmasına yardımcı olabilir. Kuruluşun organize, yönetilebilir bir ortamda uygulamalar oluşturmasına olanak tanırken, oluşturulan uygulamaların standartlara ve açık kaynak lisanslama gereksinimlerine uygun olmasını sağlar. AppMaster uygulama geliştirme yaklaşımı, teknik borcu ortadan kaldırır ve yazılımın bileşenleri, lisansları ve kullanımına ilişkin tam görünürlük sağlar; bu da onu, yazılım denetim uyumluluğunu ve genel yazılım yönetimi uygulamalarını geliştirmek isteyen kuruluşlar için paha biçilmez bir araç haline getirir.