Kod Olarak Mikro Hizmet Altyapısı (IAC), altyapı yönetimine sürüm kontrollü yazılım geliştirme metodolojileri uygulayarak mikro hizmet mimarilerini geliştirme, dağıtma ve yönetme yöntemini ifade eder. Mikro hizmetler bağlamında bu yaklaşım, geliştiricilerin uygulama bileşenlerinin sağlanmasını, ölçeklendirilmesini ve izlenmesini otomatikleştirmesine ve kolaylaştırmasına olanak tanıyarak daha hızlı teslimat süreleri ve daha fazla güvenilirlik sağlar.
Geliştiriciler, IAC ilkelerini benimseyerek altyapıyı ve istenen durumunu, örneğin JSON, YAML veya XML kullanarak makine tarafından okunabilir bir biçimde tanımlayabilir ve koruyabilir. Bu, ekiplerin altyapı operasyonlarını otomatikleştirmek ve düzenlemek için yapılandırma yönetimi sistemleri, kaynak sağlama araçları ve sürekli entegrasyon (CI) hatları gibi çeşitli araçlardan yararlanmasına olanak tanır. Sonuç olarak, gereken manuel müdahale miktarını azaltır, insan hatasıyla ilişkili riskleri en aza indirir ve ortamlar arasında tutarlılığı destekler.
Mikro Hizmet Altyapısını Kod Olarak (IAC) benimsemek, yalnızca otomasyon ve yapılandırma yönetimi açısından anında faydalar sağlamakla kalmaz. Ayrıca mikro hizmet mimarisinin ölçeklendirme, dayanıklılık ve hızlı geliştirme döngüleri gibi temel yönlerini desteklemede kritik öneme sahip bir rol oynar.
Ölçeklendirme: Mikro Hizmetler IAC ile altyapı kaynakları, bireysel hizmetlerin gereksinimlerine göre kolayca ve hızlı bir şekilde tedarik edilebilir, yapılandırılabilir ve ölçeği büyütülebilir veya küçültülebilir. Bu, ekiplerin, uygulamalarının değişken taleplerini karşılayarak kaynakları dinamik olarak tahsis etmesine ve tahsisini kaldırmasına olanak tanır. Üstelik bu, kaynaklar daha optimum şekilde tahsis edildiğinden verimliliğin artmasına neden olur.
Dayanıklılık: Mikro Hizmetler IAC uygulaması, arızalardan otomatik olarak kurtulma ve temeldeki altyapıdaki değişikliklere uyum sağlama yeteneğini desteklediğinden, uygulamalarda daha fazla dayanıklılık sağlar. Geliştiriciler, altyapıyı bir kod tabanında tanımlayıp sürdürerek sorunları hızlı bir şekilde tanımlayıp düzeltebilir, böylece hizmetlerin tasarım gereği yüksek düzeyde kullanılabilir ve hataya dayanıklı kalmasını sağlayabilirler.
Hızlı geliştirme döngüleri: Mikro hizmet mimarilerinde IAC tekniklerinin uygulanması, geliştirme döngülerinin hızlandırılmasına yardımcı olur. Geliştiriciler, altyapı dağıtımını ve yapılandırmasını otomatikleştirerek, talep üzerine yeni hizmet veya ortam örneklerini başlatabilir. Bu, yeni özelliklerin daha hızlı yinelenmesini teşvik eder ve güncellemelerin ve hata düzeltmelerinin daha kolay kullanıma sunulmasını kolaylaştırır.
Geleneksel, monolitik altyapı yönetiminden Kod Olarak Mikro Hizmet Altyapısı yaklaşımına geçiş zor olabilir. Ancak geliştiricilerin bu paradigma değişimini yönlendirmesine yardımcı olmak için AppMaster gibi platformlar ortaya çıktı. AppMaster no-code platform, müşterilerin görsel olarak veri modelleri oluşturmasına, iş mantığını tanımlamasına ve arka uç uygulamaları için REST API'leri ve web soketleri endpoints tasarlamasına olanak tanır. AppMaster ayrıca drag-and-drop arayüzüyle etkileşimli web ve mobil uygulamaların oluşturulmasına olanak tanır ve bu da onu mikro hizmet uygulamaları oluşturmak ve dağıtmak için kapsamlı bir çözüm haline getirir.
AppMaster sağladığı otomasyon ve hızlandırılmış geliştirme avantajlarına ek olarak, arka uç uygulamaları için Go (Golang) programlama dilini, web uygulamaları için Vue3 çerçevesini ve mobil uygulamalar için Android için Kotlin/ Jetpack Compose ve IOS için SwiftUI kullanarak uygulamalar üretir. . Bu, AppMaster platformunda oluşturulan uygulamaların etkili bir şekilde ölçeklendirilmesini ve mükemmel performans özellikleri sergilemesini sağlar.
Ayrıca AppMaster, Postgres uyumlu veritabanlarıyla veritabanı geçişlerini destekleyerek mevcut altyapılarla kusursuz entegrasyon sağlar. Platform aynı zamanda arka uç uygulamaları için Docker kapsayıcılarından da yararlanarak mikro hizmet ortamında uygulamaların dağıtılmasını ve yönetilmesini kolaylaştırır.
Sonuç olarak, Kod Olarak Mikro Hizmet Altyapısı (IAC), geleneksel altyapı yönetimi yöntemlerine göre birçok avantaj sunan modern, dağıtılmış sistemleri yönetmeye yönelik güçlü bir yaklaşımdır. Geliştiriciler, altyapıyı kod olarak ele alarak otomasyonu destekleyebilir, tutarlılığı teşvik edebilir, dayanıklılığı geliştirebilir ve mikro hizmet mimarileri için gerekli olan hızlı geliştirme döngülerini destekleyebilir. AppMaster gibi platformlar sayesinde bu yaklaşımın benimsenmesi büyük ölçüde kolaylaşıyor ve ölçeklenebilir, yüksek performanslı uygulamaların oluşturulması, dağıtılması ve yönetilmesi için kolaylaştırılmış, kapsamlı bir çözüm sunuluyor.